En son gecenin bir yarısı buraya gelip ağlama krizleri eşliğinde yazdıktan sonra işler iyi gitti, belki de gerçekten mızmız bir bebek gibi ağlamak evrende bir karşılık buluyordur bilemiyorum, fakat o gece özellikle canımın çok acıdığını biliyorum, dolayısıyla yaptığım bu değildi, fakat neden böyle bir yere getirdim şu an bu konuyu onu da hiç bilmiyorum. Morning pages gibi başlayan bu yazımı akşam 19:00 sularında yazıyorum ve az önce harika bir yaş pasta yediğim için keyfim oldukça yerinde, ama belli ki kafamın içi pek değil.
Bugün kendimi hafife aldığımı, fikirlerimi önemsizleştirdiğimi ve de disiplinsizliğime sarılıp umut vaadeden yanlarımı nadasa bıraktığımı fark ettiğim bir gün oldu. Ertelediğim birkaç işi yapmak dışında çok verimli bir gün değilse de, farkındalık kazanmanın kolay olmadığını bildiğim için yine de verimli sayacağım.
Bir video var hazırladığım, Uppsala’da otelin penceresinden dışarıdaki insanları çekmiştim. Bir şeyler yazarak paylaşmak istiyorum onu, sonra da hiçbir şey yazamıyorum. Bunu da başarırsam bugün epey verimli sayılacak. Neyse öptüm.

Yorum bırakın